Babacan’dan AKP seçmenine çağrı: Erdoğan’a destek verirseniz sorumluluğunu hep taşıyacaksınız

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Bugün, size meydanlarda montaj videolar gösteren bir Erdoğan var. Etrafında da 1990’ların karanlık figürleri var. Devlet Bahçeli orada, Doğu Perinçek orada. Erdoğan’ın şu anda başında olduğu ittifak, aslında bir 28 Şubat ittifakıdır. Erdoğan, 28 Şubat ittifakının Cumhurbaşkanı’dır. Bugün Erdoğan’a oy verirseniz her türlü yanlışı, her türlü hukuksuzluğu, yokluğu, yoksulluğu onaylamış olacaksınız. Erdoğan’a destek verirseniz, bunun sorumluluğunu hep taşıyacaksınız. Bu sorumluluk, vicdanınızda hep sizinle yaşayacak. Buna geçit vermeyin dostlarım. 28 Şubatçıların zihniyetine, diline bürünen bu ittifaka geçit vermeyin” dedi.

DEVA Partisi lideri Ali Babacan, bugün yaptığı açıklamada önceki seçimlerde AKP’ye oy vermiş seçmene çağrıda bulundu. Babacan, şunları söyledi:

“BUGÜNKÜ ERDOĞAN, YOLA BERABER ÇIKTIĞIMIZ KİŞİ DEĞİL”
“Sevgili AK Partili kardeşlerim, bir kez daha sizlere seslenmek istiyorum. Ben Sayın Erdoğan’la birlikte, 2001 yılında AK Parti’yi kuran çekirdek ekipteydim. Bugünkü Erdoğan, yola beraber çıktığımız kişi değil. Benim beraber yola çıktığım o kişi, konuşunca doğruyu söylerdi, kul hakkına dikkat ederdi, iftira atmazdı. Benim yola çıktığım o kişi, öfkeyle, nefretle yönetmezdi, bir inat uğruna ülkeyi ateşe atmazdı. Benim yola beraber çıktığım o kişi, oy kazanmak için, sosyal medyadan, WhatsApp gruplarından yalanların yayılmasına göz yummazdı.

“EZİLEN MİLYONLARIN SESİNİ YÜKSELTMEK İÇİN YOLA ÇIKMIŞTIK. YAPMADIK MI?”
AK Parti’yi kurduğumuz gün, 1990’lı yılların ve 28 Şubat’ın karanlığına karşı bir mücadele başlatmıştık. Ezilen milyonların sesini yükseltmek için yola çıkmıştık. Yapmadık mı? Her türlü vesayetle mücadele etmedik mi? ‘Cahil halk’, ‘makarnacı-kömürcü halk’ diye küçümseyenlerin sesini azaltmadık mı? ‘Göbeğini kaşıyan adam’ diye aşağılanan vatandaşlarımızın onurunu yükseltmedik mi? Anadolu ve Trakya halkını zenginleştirmedik mi? Kadınların başındaki örtüye bakıp ‘örümcek kafalı’, ‘sıkmabaş’ diyenlere kılık kıyafet özgürlüğünü öğretmedik mi? ‘Halk plajları doldurdu, vatandaş denize giremiyor’ diyenlere rağmen sahillerimizi vatandaşlarımızın hizmetine sunmadık mı? Bunları beraber yaptık.

“NİÇİN KURUCUSU OLDUĞUM, GECEMİ GÜNDÜZÜME KATTIĞIM PARTİDEN AYRILDIM? ÇÜNKÜ BEN YANLIŞLARA İTİRAZ ETTİM”
Şöyle bir düşünün, o yıllardaki zenginleşmeyi, özgürleşmeyi bir düşünün. O güzel günlerdeki kadroları düşünün. O kadrolar nerede şimdi? Neredeler? Ben niçin kurucusu olduğum, gecemi gündüzüme kattığım partiden ayrıldım? Cevap vereyim: Çünkü ben yanlışlara itiraz ettim. İsrafa karşı çıktım. Yalan siyasetini kabul etmedim. Çünkü ben, yoksulluğu bu millete reva görmedim. Bir avuç insan zenginleşsin diye ‘Altta kalanın canı çıksın’ demedim. ‘Haksa, herkes için hak’, ‘adaletse, herkes için adalet’ şiarımdan bir an dahi vazgeçmedim.

“ERDOĞAN, 28 ŞUBAT İTTİFAKININ CUMHURBAŞKANIDIR”
Bugün, size meydanlarda montaj videolar gösteren bir Erdoğan var. Etrafında da 1990’ların karanlık figürleri var. Devlet Bahçeli orada, Doğu Perinçek orada. Erdoğan’ın şu anda başında olduğu ittifak, aslında bir 28 Şubat ittifakıdır. Erdoğan, 28 Şubat ittifakının Cumhurbaşkanıdır.

“ERDOĞAN’A DESTEK VERİRSENİZ SORUMLULUĞUNU HEP TAŞIYACAKSINIZ”
Bunca yalan, haksızlık ve zulme battıktan sonra Erdoğan nereye gidiyor, hiç düşündünüz mü? Bugün Erdoğan’a oy verirseniz her türlü yanlışı, her türlü hukuksuzluğu, yokluğu, yoksulluğu onaylamış olacaksınız. Gittikçe artan israfı, talanı, yalanı onaylamış olacaksınız. Erdoğan’a destek verirseniz, bunun sorumluluğunu hep taşıyacaksınız. Bu sorumluluk, vicdanınızda hep sizinle yaşayacak. Buna geçit vermeyin dostlarım. 28 Şubatçıların zihniyetine, diline bürünen bu ittifaka geçit vermeyin.

“KILIÇDAROĞLU’NA OY VERİRSENİZ YARIN YANLIŞ GÖRDÜKLERİNİZİ ELEŞTİREBİLECEKSİNİZ”
Değerli vatandaşlarım, önümüzdeki pazar günü, Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verirseniz yarın yanlış gördüklerinizi içinize sinmeyenleri eleştirebileceksiniz. Bizler orada olacağız, hata olursa eksik olursa hep beraber düzelteceğiz. Meclisteki milletvekilleri ile yönetenleri sürekli olarak denetleyebileceksiniz.

“GELİN, 21 YIL ÖNCEKİ GİBİ BİR KERE DAHA, YİNE SİZLERLE EL ELE, ADALET İÇİN SANDIKTA SESSİZ DEVRİMİ YAPALIM”
Herkesin görüşlerini rahatça ifade edebileceği, herkesin özgürce eleştirilerini dile getirebileceği bir ülke inşa edeceğiz. Sizin, yönetimde söz sahibi olacağınız bir ülke inşa edeceğiz. Tekrar ediyorum; gelin 21 yıl önceki gibi bir kere daha, yine beraberce, yine sizlerle el ele hak için, adalet için sandıkta sessiz devrimi yapalım. Gelin, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı’nda, yeniden ‘herkes için adalet’ diyelim. Bu yaşadığımız krizi de en geç 6 ay içinde silelim. 2 senede enflasyonu tekrar tek haneye düşürelim. Gelin, hep beraber zenginleşelim.”

Related Posts

İsrail’den Mescid-i Aksa’da “düğün provokasyonu”

İsrail yönetimi, Filistin topraklarına el koyan İsraillilerin, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’nın avlusunda “düğün kutlaması” yapmasına izin verdi. Kudüs Valiliği, uygulamaya tepki gösterdi.

Eşinden Ramazan Gülten için çağrı: ‘Minik yavrumuzu babasından mahrum bırakmak adalet mi?’

Pınar Çalışkan Gülten, tutukla eşi İBB İmar Şehircilik Daire Başkanı Ramazan Gülten’in yakında dünyaya gelecek kızlarının doğumuna katılmasına izin verilmesini istedi.

MİT Başkanı Kalın, Hamal heyetiyle görüştü

MİT Başkanı İbrahim Kalın, Hamas Şura Meclisi Başkanı Muhammed İsmail Derviş ve beraberindeki heyetle bir görüşme gerçekleştirdi.

Kütahya’da otel yangını: 10 kişi etkilendi

Kütahya’da emlak ofisinin yer aldığı otelin zemin katındaki yangında dumandan etkilenen 10 kişiye müdahale edildi.

Pakistan ve ABD arasında Orta Doğu görüşmesi

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, ülkelerinin İsrail ile İran arasında kalıcı barışın sağlanmasına yönelik iş birliği yapmasının önemine dikkat çekti.

S&P 500’ün en iyi performans gösteren teknoloji şirketi “Palantir” gelecek vadediyor mu?

S&P 500’ün en iyi performans gösteren teknoloji şirketi “Palantir” gelecek vadediyor mu?